HİZMET TESPİT DAVASI
Sorular
- Hizmet tespit davası nedir, kimler açabilir?
- Sigortasız çalıştım, hizmet tespit davası açabilir miyim?
- Hizmet tespit davası nasıl açılır, hangi belgeler gereklidir?
- Hizmet tespit davası kazanılırsa ne olur?
- Hizmet tespit davasında ispat yükü kime aittir?
- Hizmet tespit davası kaç yıl içinde açılmalıdır, zamanaşımı var mı?
- İşveren sigortasız çalıştırdı, geriye dönük sigorta hakkım var mı?
- Hizmet tespit davasında tanık beyanları yeterli midir?
- Hizmet tespit davası ne kadar sürer, mahkeme süreci nasıl işler?
- Hizmet tespit davasında avukat tutmak şart mı, süreç nasıl hızlandırılır?
**Hizmet Tespit Davası Nedir? **
Hizmet tespit davası ne anlama gelir ve hangi durumlarda açılır?
Hizmet tespit davası, işçinin sigortasız çalıştırıldığı veya SGK'ya eksik bildirildiği durumlarda açılan bir davadır. İşçi, çalıştığı sürelerin tespit edilmesi için mahkemeye başvurarak sigorta primlerinin düzeltilmesini talep edebilir. Bu dava, işçilerin sosyal güvenlik haklarını korumak ve ileride emeklilik hakkından mahrum kalmamalarını sağlamak için büyük önem taşır.
Hizmet tespit davaları genellikle şu durumlarda açılır:
- İşveren işçiyi sigortasız çalıştırmışsa,
- İşçinin SGK'ya eksik prim günü bildirilmişse,
- İşveren, işçinin çalışma sürelerini yanlış beyan etmişse,
- İşçinin sigortalılığı, işveren tarafından haksız yere sonlandırılmışsa.
Bu davayı kazanan işçi, geçmişe dönük sigorta günlerinin hesaplanmasını sağlar ve SGK kayıtlarının düzeltilmesini talep edebilir. Ancak, hizmet tespit davalarında ispat yükü işçiye aittir ve hukuki sürecin karmaşıklığı nedeniyle bir Karşıyaka iş hukuku avukatı desteği almak işçinin haklarını tam anlamıyla koruması açısından kritik öneme sahiptir.
Hizmet Tespit Davasının Hukuki Dayanağı
Hizmet tespit davasının dayandığı kanun maddeleri ve yargı kararları nelerdir?
Hizmet tespit davası, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında düzenlenmiş olup, işçilerin sigorta primlerinin eksiksiz ve doğru şekilde bildirilmesini güvence altına alır. Bu davanın hukuki temeli, özellikle 5510 sayılı Kanun’un 86. maddesi ve İş Kanunu’nun işçiye tanıdığı haklar çerçevesinde şekillenmektedir.
İlgili yasa maddelerine göre:
- İşverenin, çalıştırdığı işçileri SGK’ya bildirme zorunluluğu vardır.
- İşçinin sigorta primleri eksik veya hatalı gösterilmişse, işçi bu durumu mahkemeye taşıyabilir.
- İşçi, çalıştığını tanık beyanları, ücret bordroları, banka kayıtları veya diğer belgelerle ispat etmek zorundadır.
- Mahkeme, deliller ışığında karar verir ve SGK’nın ilgili kayıtlarını düzeltmesini hükmedebilir.
Yargıtay içtihatlarına göre, işçinin fiilen çalıştığını ispat etmesi halinde, işverenin sigorta bildirimlerini eksik yapması veya hiç yapmaması, işçi lehine yorumlanır. Bu nedenle hizmet tespit davalarında doğru delillerin sunulması hayati öneme sahiptir.
Bu davalarda, mahkemeye sunulacak belgelerin hukuki
geçerliliğinin sağlanması ve sürecin başarılı şekilde yürütülmesi için Karşıyaka avukat desteği almak büyük avantaj sağlayacaktır. Çünkü yanlış veya eksik delil sunulması, davanın reddedilmesine sebep olabilir.
Hizmet Tespit Davası Açma Şartları
Hizmet tespit davası kimler tarafından, hangi şartlar altında açılabilir?
Hizmet tespit davası, sigortasız veya eksik sigorta primiyle çalıştırılan işçilerin, çalışma sürelerini SGK kayıtlarına işletebilmesi için açılır. Ancak bu davanın açılabilmesi için belirli şartların yerine getirilmesi gerekmektedir. Kanuna göre bir işçinin hizmet tespit davası açabilmesi için şu koşulları sağlaması gerekir:
- İşçinin fiilen çalışmış olması: İşçi, çalıştığını ispat etmek zorundadır. Tanık beyanları, maaş ödemeleri, işyeri giriş-çıkış kayıtları gibi deliller bu noktada önemlidir.
- SGK’ya eksik veya hiç bildirim yapılmamış olması: İşçinin sigorta primleri ya eksik yatırılmış ya da hiç bildirilmemiş olmalıdır.
- Davayı açma süresi içinde olunması: Hizmet tespit davaları, işten ayrılma tarihinden itibaren en fazla 5 yıl içinde açılmalıdır. Bu sürenin geçirilmesi halinde dava açma hakkı kaybedilir.
- İşçi statüsünde çalışıyor olmak: İşçi, 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında bir hizmet akdine dayanarak çalışıyor olmalıdır. Serbest çalışanlar veya bağımsız meslek sahipleri bu davayı açamaz.
- İşverenin SGK’ya bildirim yapma yükümlülüğünün bulunması: İşverenin, işçiyi SGK’ya bildirme zorunluluğu bulunan işverenlerden olması gerekmektedir.
Hizmet tespit davası, işçi tarafından açılabileceği gibi, işçi vefat etmişse mirasçıları tarafından da açılabilir. Özellikle emeklilik başvurusu sırasında SGK kayıtlarında eksiklik olduğunu fark eden kişiler için bu dava büyük önem taşır.
Bu süreçte işçinin hak kaybı yaşamaması için hukuki prosedürlerin eksiksiz yerine getirilmesi gerekir. Karşıyaka iş hukuku avukatı, işçinin dava açma sürecini yönlendirerek, doğru delillerin toplanmasını ve davanın güçlü bir şekilde ilerlemesini sağlar.
Hizmet Tespit Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Hizmet tespit davasına hangi mahkemeler bakar ve dava hangi şehirde açılmalıdır?
Hizmet tespit davasında görevli mahkeme ve yetkili mahkeme belirlenirken, davanın iş hukukuna ve sosyal güvenlik mevzuatına uygun bir şekilde açılması gerekmektedir.
Görevli Mahkeme
Hizmet tespit davası, işçi ile işveren arasındaki hizmet ilişkisinin varlığını tespit etmeye yönelik bir dava olduğu için İş Mahkemeleri tarafından görülmektedir. Eğer davanın açıldığı yerde İş Mahkemesi yoksa, Asliye Hukuk Mahkemesi iş mahkemesi sıfatıyla bu davaya bakar.
Yetkili Mahkeme
Yetkili mahkeme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre belirlenir. Davacı işçi, hizmet tespit davasını şu mahkemelerde açabilir:
- İşverenin bulunduğu yer mahkemesi (işverenin merkezinin veya şubesinin bulunduğu yer)
- İşin yapıldığı yer mahkemesi (işçinin fiilen çalıştığı işyerinin bulunduğu yer)
- İşçinin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesi
Bu seçeneklerden herhangi birinde dava açılabilir. Ancak, davanın işçinin lehine hızlı ve etkin şekilde sonuçlanabilmesi için, genellikle işin yapıldığı yer mahkemesi tercih edilir.
Hizmet tespit davasının açılacağı mahkemenin doğru belirlenmesi, davanın seyrini doğrudan etkileyebilir. Özellikle işverenin itirazları ve mahkemenin delilleri değerlendirme süreci dikkate alındığında, hukuki destek almak büyük önem taşır. Karşıyaka avukat, işçinin haklarını tam anlamıyla savunabilmesi için yetkili mahkemenin belirlenmesinden dava sürecinin yönetilmesine kadar tüm hukuki aşamalarda yardımcı olabilir.
Hizmet Tespit Davasında İspat Yükü ve Deliller
Davacının işçi olduğunu nasıl ispat etmesi gerekir? Kullanılabilecek deliller nelerdir?
Hizmet tespit davasında ispat yükü işçiye aittir. Yani, işçinin gerçekten sigortasız veya eksik sigorta primiyle çalıştığını mahkemeye kanıtlaması gerekir. İşçi, çalıştığını ve sigortalı olması gerektiğini tanık beyanları, resmi belgeler ve diğer deliller aracılığıyla ispat etmek zorundadır.
İspat Yükü Kime Aittir?
- İşçi, fiilen çalıştığını ve sigorta bildirimlerinin eksik yapıldığını kanıtlamak zorundadır.
- İşveren, eğer işçiyi sigortalı gösterdiğini iddia ediyorsa, bunu SGK kayıtlarıyla ispat etmek zorundadır.
- Mahkeme, işçinin fiili çalışmasını ve işverenin eksik bildirim yaptığını değerlendirerek karar verir.
Hizmet Tespit Davasında Kullanılabilecek Deliller
-
Tanık Beyanları:
- Eski iş arkadaşları, işyerinde çalışan diğer işçiler, hatta müşteriler tanıklık yapabilir.
- Tanıkların beyanları tutarlı olmalıdır. Çelişkili ifadeler, davanın seyrini olumsuz etkileyebilir.
-
Ücret Bordroları ve Maaş Ödemeleri:
- İşçinin maaş aldığına dair banka dekontları veya el yazısıyla verilen ücret bordroları mahkemede delil olarak sunulabilir.
- İşverenin bordro sunmaması, işçi lehine değerlendirilebilir.
-
İşyeri Giriş-Çıkış Kayıtları ve Mesai Çizelgeleri:
- İşyerinde kullanılan kartlı geçiş sistemleri, parmak izi kayıtları veya mesai çizelgeleri işçinin fiilen çalıştığını gösteren güçlü delillerdir.
-
SGK Hizmet Dökümleri ve İşyeri Kayıtları:
- SGK'dan alınan hizmet döküm belgesi, işçinin hangi tarihlerde sigortalı gösterildiğini gösterir.
- Eğer işçi sigortasız çalıştırıldığı bir dönem olduğunu iddia ediyorsa, bu belgelerle karşılaştırma yapılabilir.
-
WhatsApp Yazışmaları ve E-Postalar:
- İşveren ile yapılan yazışmalar, işyerine ait talimatlar, işin verildiğine dair mesajlar da delil niteliğinde olabilir.
-
Resmi Belgeler ve Fatura Kayıtları:
- İşçinin çalıştığı döneme ait işyeri belgeleri, fatura kayıtları, işyerine ait belgelerde adı geçiyorsa bunlar mahkemeye sunulabilir.
Delillerin Önemi
Hizmet tespit davasında delillerin güçlü olması gerekmektedir. Yargıtay kararlarına göre, yalnızca tanık beyanları ile dava kazanılabilir, ancak destekleyici maddi delillerin sunulması davanın güçlenmesini sağlar.
İşverenin sigortasız çalıştırdığı işçileri inkâr edebilmesi ihtimaline karşı, işçinin dava açmadan önce delil toplamaya başlaması ve hukuki destek alması önerilir. Karşıyaka iş hukuku avukatı, delillerin eksiksiz hazırlanmasını ve mahkemeye sunulmasını sağlayarak işçinin hak kaybını önleyebilir.
Hizmet Tespit Davasının Süresi ve Zamanaşımı
Hizmet tespit davası açmak için süre sınırı var mıdır? Ne kadar sürede sonuçlanır?
Hizmet tespit davası, işçinin sigortasız çalıştırıldığı veya eksik prim bildirildiği dönemlerin tespiti için açılır. Ancak bu davanın açılabilmesi için zamanaşımı süresine dikkat edilmesi gerekmektedir.
Hizmet Tespit Davasında Zamanaşımı Süresi
Hizmet tespit davası açma süresi 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 86. maddesi gereğince belirlenmiştir. Kanuna göre, hizmet tespit davası işçinin işten ayrıldığı tarihten itibaren 5 yıl içinde açılmalıdır.
- Eğer işçi çalışmaya devam ediyorsa, süre işlemez. İşçinin işten ayrılmasıyla birlikte 5 yıllık süre başlar.
- Eğer 5 yıl içinde dava açılmazsa, mahkeme davayı reddeder ve işçi sigorta günlerini kaybeder.
Hizmet Tespit Davası Ne Kadar Sürede Sonuçlanır?
Hizmet tespit davalarının süresi, mahkemenin iş yoğunluğuna ve delillerin toplanma sürecine bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Ancak genel olarak:
- İlk derece mahkemesinde dava süreci: 8 ay - 1,5 yıl
- İstinaf (Bölge Adliye Mahkemesi) süreci: 6 ay - 1 yıl
- Temyiz süreci (Yargıtay aşaması): 1 - 1,5 yıl
Bu süreler tahmini olup, işverenin itirazları, tanık dinlemeleri, bilirkişi raporları gibi unsurlar süreci uzatabilir. Özellikle bir Karşıyaka iş hukuku avukatı desteğiyle, sürecin hızlandırılması mümkündür.
Zamanaşımı Süresi Dolduğunda Ne Olur?
Eğer 5 yıllık süre geçtiyse, işçi artık hizmet tespit davası açamaz ve eksik sigorta günleri SGK kayıtlarına eklenemez. Ancak, bazı durumlarda SGK’nın denetim raporları veya işverenin itirafları sayesinde işçi haklarını alabilir. Bu noktada profesyonel hukuki destek almak kritik bir öneme sahiptir.
Hizmet Tespit Davasının Sonuçları ve Etkileri
Hizmet tespit davası kazanan işçi ne gibi haklar elde eder? SGK'ya nasıl bildirim yapılır?
Hizmet tespit davasını kazanan işçi, çalışma süresini ve sigorta primlerini resmi olarak kayıt altına aldırarak çeşitli haklar elde eder. Bu haklar özellikle emeklilik, kıdem tazminatı, işsizlik maaşı ve sağlık sigortası gibi sosyal güvenlik haklarını doğrudan etkiler.
Hizmet Tespit Davasının İşçi Açısından Sonuçları
-
SGK Kayıtlarının Düzeltilmesi:
- Mahkeme kararı ile işçinin sigorta primleri geçmişe dönük olarak SGK kayıtlarına işlenir.
- Eksik prim günleri tamamlandığında işçi, daha erken emekli olabilir.
-
Eksik Sigorta Günleri İçin Hakların Korunması:
- İşçinin sigortasız çalıştırıldığı günler, emeklilik hesaplamasına dahil edilir.
- Eksik prim günleri tamamlanarak hizmet süresi artırılır.
-
Emeklilik Sürecini Etkilemesi:
- Eksik sigorta günleri tamamlandığında işçi daha erken emekli olma hakkına kavuşur.
- Emeklilik için gereken prim günü ve sigortalılık süresi tamamlanmış olur.
-
İşçilik Alacaklarının Talep Edilmesi:
- İşçi, eksik sigorta bildirimine bağlı olarak doğan kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve fazla mesai ücretlerini de talep edebilir.
- İşveren, işçinin çalıştığını mahkeme kararı ile tescillemiş olacağından tazminat yükümlülüğü ile karşı karşıya kalabilir.
-
İşsizlik Maaşı ve Sağlık Hizmetlerinden Yararlanma Hakkı:
- Eksik bildirilen sigorta günleri SGK tarafından düzeltildiğinde, işçi işsizlik maaşı alma hakkına kavuşabilir.
- Ayrıca, sigortalı çalıştığı süreler SGK kayıtlarına işlendiğinde, işçinin ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sağlık hizmetlerinden yararlanması sağlanır.
Hizmet Tespit Davasının İşveren Açısından Sonuçları
Hizmet tespit davasını kaybeden işveren, çeşitli cezalar ve yükümlülüklerle karşı karşıya kalır:
- SGK tarafından idari para cezası uygulanır.
- Eksik yatırılan sigorta primleri, gecikme faizi ile birlikte işverenden tahsil edilir.
- Vergi ve SGK teşviklerinden yararlanması engellenebilir.
- İşçiye kıdem ve ihbar tazminatı ödemesi gerekebilir.
Mahkeme Kararı Sonrası SGK'ya Bildirim Nasıl Yapılır?
Hizmet tespit davası kazanıldığında, mahkeme kararı SGK'ya gönderilir ve işçinin sigorta primleri resmi olarak güncellenir. SGK, işverenin geçmişe dönük prim borcunu hesaplayarak ödemesini talep eder. İşveren bu borcu ödemezse, SGK icra takibi başlatabilir.
Bu aşamada, işçinin haklarının tam olarak korunması ve sürecin doğru yönetilmesi için Karşıyaka avukat desteği almak büyük önem taşır.
Hizmet Tespit Davasında İşverenin ve SGK'nın Sorumluluğu
İşverenin hizmet tespit davası sonucunda karşılaşabileceği cezalar ve yükümlülükler nelerdir?
Hizmet tespit davasının işçi lehine sonuçlanması durumunda, işveren hem hukuki hem de mali açıdan ciddi yükümlülüklerle karşı karşıya kalabilir. Ayrıca, SGK da işçinin haklarını korumak adına bazı yaptırımlar uygular.
İşverenin Hizmet Tespit Davası Sonucunda Karşılaşabileceği Yaptırımlar
-
Geriye Dönük Prim Borcu ve Faiz Ödemeleri:
- İşveren, eksik veya yatırılmayan sigorta primlerini geriye dönük olarak SGK'ya ödemek zorundadır.
- Bu primler gecikme faizi ile birlikte tahsil edilir.
-
İdari Para Cezaları:
- SGK, işçiyi sigortasız çalıştıran veya eksik prim bildiren işverene idari para cezası uygular.
- İşverenin kaç yıl boyunca sigortasız çalıştırdığına bağlı olarak cezalar artabilir.
-
Vergi ve SGK Teşviklerinden Yararlanamama:
- İşveren, sigortasız işçi çalıştırdığı için SGK ve devlet teşviklerinden belirli bir süre yararlanamaz.
- Bu durum işveren için ek maliyet ve rekabet dezavantajı oluşturabilir.
-
Kıdem ve İhbar Tazminatı Yükümlülüğü:
- İşveren, hizmet tespit davasını kaybettikten sonra işçiye kıdem ve ihbar tazminatı ödemek zorunda kalabilir.
- Mahkeme kararı, işçinin belirli bir süre boyunca çalıştığını tescilleyeceği için işverenin işçilik alacaklarını ödemesi gerekebilir.
-
Ceza Soruşturması ve İş Müfettişleri İncelemesi:
- Hizmet tespit davası sonucu işyerinde SGK müfettişleri tarafından denetim yapılabilir.
- Eğer işyerinde başka sigortasız işçilerin olduğu tespit edilirse, işveren hakkında ceza soruşturması açılabilir.
SGK'nın Hizmet Tespit Davasındaki Rolü ve Sorumluluğu
SGK, işçilerin sigortalı çalışmasını sağlamak ve işverenlerin yükümlülüklerini yerine getirmesini denetlemekle görevlidir. Hizmet tespit davası sonucunda SGK şu adımları atar:
- Mahkeme kararına dayanarak işçinin sigorta günlerini günceller.
- İşverene eksik primleri ve gecikme cezalarını tahakkuk ettirir.
- İşverene sigortasız işçi çalıştırmaktan dolayı idari para cezası uygular.
- Gelecekte benzer durumların yaşanmaması için işyerini denetime tabi tutar.
SGK, işçilerin sosyal güvenlik haklarını koruma amacı taşıdığı için, hizmet tespit davası sonucunda verilen kararları derhal uygulamak zorundadır. Ancak işverenlerin itiraz hakkı olduğu için bu süreç hukuki destek alınmasını gerektiren bir aşamadır.
Karşıyaka iş hukuku avukatı, hem işçi hem de işveren açısından hukuki sürecin en doğru şekilde yürütülmesini sağlayabilir. İşveren açısından cezaların azaltılması, işçi açısından ise hak kaybının önlenmesi için hukuki destek almak büyük önem taşır.
Hizmet Tespit Davasında İş Hukuku Avukatının Önemi
Hizmet tespit davasında profesyonel bir iş hukuku avukatının önemi nedir?
Hizmet tespit davası, işçinin sigorta haklarını koruması, eksik primlerini tamamlatması ve emeklilik sürecini güvence altına alması açısından büyük önem taşır. Ancak bu dava, hem işçi hem de işveren açısından teknik ve hukuki açıdan karmaşık bir süreçtir. Bu nedenle, sürecin doğru yürütülmesi ve hak kaybı yaşanmaması için bir Karşıyaka avukat desteği almak kritik bir adımdır.
Hizmet Tespit Davalarında Avukatın Rolü
-
Davanın Doğru Açılmasını Sağlar
- Hizmet tespit davasında görevli ve yetkili mahkemenin doğru belirlenmesi, davanın kabul edilmesi açısından büyük önem taşır.
- Yanlış bir mahkemede açılan dava, usul hatası nedeniyle reddedilebilir.
-
Delillerin Güçlü ve Eksiksiz Olmasını Sağlar
- İşçinin tanık beyanları, maaş ödemeleri, mesai çizelgeleri, yazışmalar ve işyeri kayıtları gibi delillerle çalışmasını ispat etmesi gerekir.
- ** Karşıyaka iş hukuku avukatı**, eksiksiz bir dosya hazırlayarak işçinin hak kaybı yaşamasını önler.
-
İşverenin İtirazlarına Karşı Savunma Hazırlar
- İşverenler, genellikle sigortasız çalıştırdıklarını inkâr eder veya işçinin çalışmadığını iddia edebilir.
- Avukat, işverenin bu savunmalarını çürütecek hukuki stratejileri belirleyerek işçinin haklarını güçlü şekilde savunur.
-
Davanın Daha Hızlı Sonuçlanmasını Sağlar
- Hukuki süreçlerin doğru yönetilmesi, davanın yıllarca sürmesini önleyerek işçinin haklarını daha kısa sürede elde etmesini sağlar.
- Yanlış açılan veya eksik delillerle yürütülen davalar, sürecin uzamasına veya kaybedilmesine neden olabilir.
-
SGK Sürecinin Takibini Yapar
- Mahkeme kararı alındıktan sonra, SGK’nın sigorta günlerini işleme alması ve işverenin prim borçlarını ödemesi gerekir.
- Avukat, bu sürecin hızlı ilerlemesini sağlar ve SGK’nın kararı uygulamasını takip eder.
Hizmet Tespit Davalarında İşveren Avukatı Desteği
Hizmet tespit davaları, işverenler açısından da büyük mali yükümlülükler doğurabilir. Bu nedenle işverenlerin de:
- SGK denetimlerine karşı nasıl savunma yapacaklarını bilmesi,
- Eksik primler ve idari cezalar konusunda hukuki danışmanlık alması,
- İtiraz sürecini doğru yürütmesi,
gerekmektedir.
Bu aşamada, Karşıyaka iş hukuku avukatı, işverenin gereksiz mali yükümlülüklerle karşılaşmasını engelleyebilir ve yasal süreçleri en avantajlı şekilde yönetmesini sağlayabilir.
Sonuç
Hizmet tespit davaları, işçi ve işveren açısından büyük sonuçlar doğuran davalardır. Yanlış bir adım, işçi için sigorta hakkını kaybetmesine, işveren için ise yüksek para cezaları ve hukuki sorumluluklarla karşılaşmasına neden olabilir.
Bu nedenle, profesyonel bir hukuki destek almak, davanın en doğru şekilde yönetilmesini sağlar. İşçi veya işveren olarak hizmet tespit davasında haklarınızı korumak için Karşıyaka avukat ile çalışmanız büyük avantaj sağlayacaktır.
Popüler Aramalar
Hizmet tespit davası
Sigortasız çalışma
Geriye dönük sigorta
Hizmet tespit davası nasıl açılır
Hizmet tespit davası şartları
İş mahkemesinde hizmet tespit davası
Sigorta primleri eksik yatırıldı ne yapmalıyım
İşveren sigorta yapmadı
Hizmet tespit davası ne kadar sürer
SGK hizmet tespit davası
İş hukuku avukatı
Karşıyaka iş hukuku avukatı
Karşıyaka avukat
SGK prim günleri
Emeklilik için eksik primler
Hizmet tespit davası için gerekli belgeler
İşverenin sigorta bildirim yükümlülüğü
Sigorta primi eksik yatırılan işçi ne yapmalı
İş mahkemesi avukatı
İşçi hakları ve SGK
karşıyaka işçi avukatı
karşıyaka işveren avukatı
karşıyaka avukat