Avukat Pınar KONAÇ - İŞ KAZASI TESPİTİ DAVASI

Sorular

İş kazası tespit davası nedir ve nasıl açılır?
İş kazası geçiren işçinin hakları nelerdir?
İş kazası geçiren işçi SGK’dan hangi ödemeleri alabilir?
İş kazasını işveren SGK’ya bildirmezse ne olur?
İş kazası geçiren işçi ne kadar tazminat alır?
İş kazası tespit davası ne kadar sürer?
İş kazası geçiren işçi manevi tazminat davası açabilir mi?
İş kazasında işçi kusurlu olursa yine de tazminat alabilir mi?
İş kazasında hayatını kaybeden işçinin ailesi hangi haklara sahiptir?
İş kazası tespit davasında avukat tutmak zorunlu mu?

1. İş Kazası Kavramı ve Hukuki Tanımı

İş Kazası Nedir?

İş kazası, işçinin iş yerinde veya işin yürütümü sırasında maruz kaldığı, bedensel veya ruhsal zararlarla sonuçlanan olaydır. İş kazaları, işçinin mesleğini icra ettiği sırada meydana gelen ve işçinin sağlığını olumsuz etkileyen olaylar olarak tanımlanır. İş kazası, aniden meydana gelen bir olay olabileceği gibi, uzun vadede ortaya çıkan meslek hastalıklarını da kapsayabilir.

Türkiye’de iş kazaları, özellikle sanayi ve inşaat sektörlerinde yoğun olarak görülmektedir. Bunun temel nedenleri arasında iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin yeterince alınmaması, denetim eksiklikleri ve işçilerin bilinçsiz olması yer almaktadır. İş kazaları yalnızca işçiyi değil, aynı zamanda işverenleri de hukuki ve mali sorumluluk altına sokar.

Bu tür durumlarda Karşıyaka iş hukuku avukatı, işçilerin ve işverenlerin hukuki süreçlerini yönetmede önemli bir rol oynamaktadır. İş kazalarının tespiti, sorumluların belirlenmesi ve hak kayıplarının önlenmesi için profesyonel destek almak büyük önem taşır.

İş Kazasının Hukuki Tanımı ve Mevzuattaki Yeri

İş kazalarının hukuki tanımı, 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 13. maddesinde yapılmıştır. Bu maddeye göre “Sigortalının iş yerinde bulunduğu sırada, işveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle, görevli olarak başka bir yere gönderildiğinde, işveren tarafından sağlanan bir araçla işe gidip gelirken meydana gelen olaylar” iş kazası sayılmaktadır.

5510 Sayılı Kanun’a Göre İş Kazası Kapsamına Giren Durumlar:

İşçinin iş yerinde bulunduğu sırada meydana gelen kazalar
İşçinin işveren tarafından yürütülen bir iş nedeniyle kazaya uğraması
İşçinin iş yerinin dışında ama iş ile bağlantılı bir görev yaparken kaza geçirmesi
İşçinin işveren tarafından sağlanan araçlarla işe gidip gelirken kazaya uğraması
İşçinin meslek hastalığına bağlı olarak bedensel veya ruhsal zarar görmesi

Yargıtay İçtihatlarına Göre İş Kazası Tanımı:
Yargıtay, iş kazasının sadece iş yerinde meydana gelen kazalarla sınırlı olmadığına dikkat çekmektedir. İşin yürütümü sırasında işçi işverenin talimatlarını yerine getirirken veya işverenin gözetimindeyken yaşanan her türlü olay iş kazası olarak değerlendirilmektedir.

Bu bağlamda, iş kazalarının tespiti ve hukuki süreçleri büyük önem taşımaktadır. Eğer işveren iş kazasını SGK’ya bildirmezse veya iş kazasının varlığını reddederse, işçi veya hak sahipleri “İş Kazası Tespiti Davası” açarak hukuki haklarını koruyabilirler.

2. İş Kazası Tespiti Davası Nedir?

İş Kazası Tespiti Davasının Tanımı ve Amacı

İş kazası tespiti davası, işçinin maruz kaldığı bir kazanın iş kazası olup olmadığının tespiti için açılan hukuki süreçtir. Bu dava, genellikle işverenin iş kazasını bildirmemesi veya SGK’nın kazayı iş kazası olarak kabul etmemesi durumlarında gündeme gelir.

İş kazası tespiti, işçinin iş kazası nedeniyle sosyal güvenlik haklarından ve tazminat taleplerinden yararlanabilmesi için büyük önem taşır. Eğer kaza, iş kazası olarak tespit edilmezse, işçi geçici iş göremezlik ödeneği, sürekli iş göremezlik tazminatı veya ölüm halinde yakınlarının hakları gibi önemli haklardan mahrum kalabilir.

Bu noktada, işçinin hak kaybına uğramaması adına Karşıyaka avukat desteği ile sürecin yürütülmesi önem arz etmektedir. İş kazası tespit davaları teknik detaylar ve hukuki prosedürler içerdiği için profesyonel hukuki destek alınması, davanın başarılı sonuçlanması açısından kritik bir faktördür.

İş Kazası Tespiti Davasının Açılma Sebepleri

İş kazası tespiti davasının açılmasının başlıca nedenleri şunlardır:

İşverenin kazayı SGK’ya bildirmemesi: İş kazası meydana geldiğinde, işverenin bunu en geç üç iş günü içinde SGK’ya bildirmesi zorunludur. Eğer işveren bu yükümlülüğünü yerine getirmezse, işçi veya yakınları dava açarak kazanın iş kazası olduğunu tespit ettirebilirler.
SGK’nın iş kazasını reddetmesi: SGK, bazı durumlarda kazanın iş kazası olmadığını ileri sürerek işçiye iş kazası statüsü tanımayabilir. Bu durumda işçi, İş Mahkemesi’ne başvurarak iş kazası tespit davası açabilir.
İşçinin iş kazası nedeniyle hak ettiği sigorta yardımlarından mahrum kalması: Eğer bir olay iş kazası olarak kabul edilmezse, işçi geçici iş göremezlik ödeneği, maluliyet tazminatı veya ölüm tazminatı gibi haklardan mahrum kalabilir.
İşçinin tazminat haklarını güvence altına almak istemesi: İş kazasının tespiti, işçinin maddi ve manevi tazminat davası açabilmesi için de gereklidir. Eğer kaza iş kazası olarak kabul edilmezse, işçi tazminat taleplerinde bulunamayabilir.

Kimler İş Kazası Tespiti Davası Açabilir?

İş kazasına uğrayan işçinin kendisi
İşçinin vefat etmesi durumunda hak sahipleri (eş, çocuklar, anne-baba)
SGK, kamu davası açma yetkisine sahip olduğu durumlarda bu davayı açabilir

İş kazası tespiti davalarının işçi lehine sonuçlanabilmesi için delillerin güçlü bir şekilde sunulması gerekmektedir. Bu bağlamda, tanık beyanları, hastane kayıtları, olayın gerçekleştiği yerin kamera görüntüleri ve bilirkişi raporları önemli bir yer tutmaktadır.

3. İş Kazasının Tespitine İlişkin Mevzuat ve Yargıtay Kararları

İş Kazasının Hukuki Dayanakları

İş kazası tespit davaları, 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, 4857 Sayılı İş Kanunu ve ilgili Yargıtay içtihatları doğrultusunda yürütülmektedir. İş kazalarının hukuki çerçevesi şu temel düzenlemelerle belirlenmiştir:

5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Madde 13
- İş kazasının tanımı ve kapsamı bu madde ile belirlenmiştir.
- İş kazasının SGK’ya bildirilmesi zorunluluğu işverene yüklenmiştir.
- İş kazasının tespit edilmesi halinde işçiye veya hak sahiplerine sosyal güvenlik yardımları sağlanır.
4857 Sayılı İş Kanunu
- İşverenin iş sağlığı ve güvenliği yükümlülükleri düzenlenmiştir.
- İşverenin iş kazalarını önlemek için gerekli tedbirleri almak zorunda olduğu belirtilmiştir.
- İş kazasının işverenin ihmalinden kaynaklanması halinde tazminat yükümlülüğü doğmaktadır.
6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu
- İşverenin işçileri koruma yükümlülüğünü ve iş kazalarını önleme sorumluluğunu düzenler.
- İş kazalarının önlenmesi için alınması gereken tedbirler ve cezai yaptırımlar belirlenmiştir.

İş kazası tespit davalarında Karşıyaka iş hukuku avukatı, işçinin haklarını korumak adına tüm bu mevzuata dayalı olarak hukuki süreci yönetir. Davanın başarıyla sonuçlanabilmesi için, ilgili yasaların ve yönetmeliklerin doğru şekilde uygulanması gerekmektedir.

Yargıtay Kararlarında İş Kazası Tespiti

İş kazası tespitine ilişkin Yargıtay kararları, mahkemelerin iş kazalarını nasıl değerlendirdiğini ortaya koyar. Aşağıda, Yargıtay’ın iş kazası tespitine ilişkin bazı önemli kararlarını özetledik:

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi Kararı
- Kararda, işçinin işverenin talimatı doğrultusunda iş yerinin dışında çalışırken geçirdiği kazanın iş kazası sayıldığı belirtilmiştir.
- İşçinin işverenin görevlendirmesi ile farklı bir lokasyonda çalışıyor olması, kazayı iş kazası kapsamına sokmaktadır.
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi Kararı
- İş kazası tespiti davalarında işçinin iş ile bağlantısının kurulmasının yeterli olduğu belirtilmiştir.
- İşçinin iş yerinde mola sırasında kazaya uğraması, iş kazası olarak değerlendirilmiştir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi Kararı
- İşverenin, iş kazası geçiren işçiyi SGK’ya bildirmemesinin işçiye maddi ve manevi tazminat hakkı doğurduğu vurgulanmıştır.

Yargıtay içtihatlarına göre, iş kazası tespiti davalarında işçi lehine yorum ilkesi benimsenmiştir. Mahkemeler, işçinin sosyal güvenlik haklarının korunmasını esas alarak karar vermektedir. Ancak bu davaların detaylı hukuki bilgiyi gerektirdiği unutulmamalıdır.

4. İş Kazası Tespiti Davasında Görevli ve Yetkili Mahkemeler

Görevli Mahkeme

İş kazası tespit davalarında görevli mahkeme İş Mahkemeleridir. 7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 5. maddesine göre, iş kazalarına ilişkin davalar işçi haklarını ilgilendirdiği için doğrudan İş Mahkemeleri tarafından görülmektedir.

Ancak bazı durumlarda, bulunduğunuz bölgede İş Mahkemesi yoksa, davalar Asliye Hukuk Mahkemeleri tarafından iş mahkemesi sıfatıyla görülebilir.

Bu davalar, teknik ve hukuki detaylar barındırdığı için Karşıyaka avukat desteği ile açılması ve yürütülmesi işçinin haklarını korumak açısından büyük önem taşır. İş kazası tespit davasında, mahkemenin kazanın iş kazası olup olmadığını belirleyebilmesi için tanık beyanları, hastane kayıtları, bilirkişi raporları ve SGK kayıtları gibi delillerin titizlikle sunulması gerekmektedir.

Yetkili Mahkeme

İş kazası tespiti davasında yetkili mahkeme, davacının (işçinin) ikametgahının bulunduğu yer mahkemesi veya iş kazasının meydana geldiği yer mahkemesidir.

Yetkili mahkeme seçiminde alternatifler şunlardır:

İş kazasının meydana geldiği yer mahkemesi
İşçinin çalıştığı iş yerinin bulunduğu yer mahkemesi
İşçinin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesi
İşverenin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi

Bu seçenekler arasında davacı (işçi veya hak sahipleri) kendileri için en uygun mahkemede dava açabilir.

Dava Açma Süresi ve Zamanaşımı

İş kazası tespit davalarında kesin bir zamanaşımı süresi bulunmamaktadır, çünkü iş kazası tespiti kamu düzenini ilgilendiren bir konudur. Ancak, iş kazasına bağlı olarak açılacak maddi ve manevi tazminat davaları ile SGK’dan talep edilecek iş göremezlik ödenekleri için belirli süreler bulunmaktadır:

SGK’ya bildirim süresi: İşverenin kazayı en geç 3 iş günü içinde SGK’ya bildirmesi gerekir.
SGK’dan gelir bağlanması için süre: İşçi veya hak sahipleri, 10 yıl içinde SGK’ya başvurarak haklarını talep edebilir.
Maddi ve manevi tazminat davası açma süresi: İş kazası meydana geldikten sonra, 10 yıl içinde tazminat davası açılabilir. Ancak, kazaya neden olan olay bir suç teşkil ediyorsa, ceza zamanaşımı süresi kadar süre geçerlidir.

Bu sürelerin kaçırılması, işçinin tazminat ve sigorta haklarını kaybetmesine neden olabilir. Bu yüzden, hukuki süreçlerin zamanında başlatılması için profesyonel hukuki destek alınması önemlidir.

5. İş Kazası Tespit Davasında Deliller ve İspat Yükü

İş Kazası Tespitinde Delillerin Önemi

İş kazası tespiti davalarında en kritik aşamalardan biri, kazanın gerçekten iş kazası olduğunu mahkemeye ispat etmektir. İş kazalarının tespiti, genellikle işverenin SGK’ya bildirim yapmaması veya SGK’nın kazayı iş kazası olarak kabul etmemesi nedeniyle dava konusu olmaktadır. Bu nedenle, mahkemeye sunulacak deliller ve ispat yükü büyük önem taşır.

Bu süreçte, Karşıyaka iş hukuku avukatı, işçinin haklarını korumak için gerekli delillerin mahkemeye eksiksiz şekilde sunulmasını sağlar. İş kazasının mahkeme tarafından kabul edilmesi, işçinin tazminat ve sigorta haklarını doğrudan etkileyen bir süreçtir.

İş Kazası Tespitinde Kullanılabilecek Deliller

İş kazası tespit davalarında mahkemeye sunulabilecek en önemli deliller şunlardır:

Tanık Beyanları
- İş kazasının iş yerinde veya iş ile bağlantılı bir ortamda meydana geldiğini doğrulayan iş arkadaşları, güvenlik görevlileri, diğer çalışanlar ve yöneticiler tanık olarak dinlenebilir.
- Tanıkların ifadeleri, olayın nasıl gerçekleştiğini ve iş kazası olup olmadığını belirlemede büyük önem taşır.
Hastane ve Sağlık Raporları
- İş kazası geçiren işçi, hastaneye başvurduğunda aldığı raporlar, tedavi belgeleri, sağlık kayıtları önemli bir delil niteliğindedir.
- Raporlarda "iş kazası" ibaresinin bulunması, mahkemeye sunulacak en güçlü delillerden biridir.
SGK Kayıtları ve İşverenin Beyanı
- İşverenin SGK’ya sunduğu belgeler incelenerek iş kazasının bildirilip bildirilmediği tespit edilir.
- Eğer işveren kazayı SGK’ya bildirmediyse, bu durum işverenin sorumluluğunu artıracaktır.
Olay Yeri Görüntüleri ve Kamera Kayıtları
- İş kazasının meydana geldiği alanlarda bulunan güvenlik kameraları veya cep telefonu ile çekilmiş videolar mahkemeye sunulabilir.
- Bu görüntüler, kazanın nasıl meydana geldiğini ispat etmek açısından kritik öneme sahiptir.
Bilirkişi Raporları ve Teknik İncelemeler
- Mahkeme, olayın detaylarını incelemek için bilirkişi raporu talep edebilir.
- İş güvenliği uzmanları veya iş sağlığı ve güvenliği müfettişleri tarafından hazırlanan raporlar, mahkemenin kararını destekleyen önemli belgeler arasındadır.
İş Sözleşmesi ve Çalışma Kayıtları
- İşçinin çalışma saatleri, iş sözleşmesi ve iş tanımı iş kazasının gerçekten iş ilişkisi kapsamında olup olmadığını belirlemede yardımcı olabilir.
- İşçinin çalıştığı makine, iş alanı veya görevi kazanın iş ile doğrudan bağlantılı olduğunu kanıtlamak için önemlidir.

İspat Yükü Kimde?

İş kazası tespit davalarında ispat yükü taraflar arasında dengeli şekilde paylaşılmıştır:

İşçi veya hak sahipleri: İşçinin, kazanın iş kazası olduğunu kanıtlaması gerekir. Bunun için tanık beyanları, hastane raporları ve diğer deliller sunulmalıdır.
İşveren: İşveren, kazanın iş kazası olmadığını veya işverenin kusuru bulunmadığını kanıtlamakla yükümlüdür. Eğer işveren, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini almadığını ispat edemezse, kusurlu kabul edilir.
SGK: Eğer SGK kazayı iş kazası olarak kabul etmemişse, mahkemeye sunulan deliller doğrultusunda bu kararın yanlış olduğu ispat edilmelidir.

İspat Sürecinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

İş kazasının gerçekleştiği gün veya hemen sonrasında tutulan kayıtlar ve alınan raporlar mümkün olduğunca erken mahkemeye sunulmalıdır.
Tanık ifadeleriyle delillerin uyumlu olması, davanın işçi lehine sonuçlanmasını kolaylaştırır.
İşverenin, iş kazasını gizlemek veya farklı göstermek için yaptığı girişimlere karşı hukuki destek alınması önemlidir.

6. İş Kazası Tespit Davasında Süreç ve Yargılama Aşamaları

İş Kazası Tespit Davası Nasıl Açılır?

İş kazası tespiti davası, işçinin veya hak sahiplerinin iş kazasının resmi olarak tespit edilmesini sağlamak amacıyla açtığı bir dava türüdür. Bu dava, genellikle işverenin iş kazasını SGK’ya bildirmemesi veya SGK’nın iş kazasını kabul etmemesi durumunda açılmaktadır.

Dava açma süreci şu adımlardan oluşur:

Davanın hazırlanması
- İş kazasının gerçekleştiğini gösteren tüm delillerin toplanması gerekmektedir (tanık ifadeleri, hastane raporları, güvenlik kamerası görüntüleri vb.).
- İşçinin veya hak sahiplerinin iş kazasının SGK tarafından reddedildiğine dair belgeleri alması gerekmektedir.
Yetkili iş mahkemesine dava dilekçesi ile başvuru yapılması
- İş kazası tespit davası, iş kazasının meydana geldiği yer mahkemesine veya işçinin ikamet ettiği yer mahkemesine açılabilir.
- Dava dilekçesi, iş kazasının tüm detaylarını içermeli ve deliller açıkça belirtilmelidir.
Mahkemenin delil toplaması ve bilirkişi raporları
- Mahkeme, delilleri inceleyerek gerekirse bilirkişi raporu ve SGK müfettiş raporları talep edebilir.
- İş kazasının iş yerinde veya iş ile bağlantılı bir şekilde meydana geldiğini gösteren tüm veriler incelenir.
Tanıkların ve tarafların ifadeleri alınır
- İş kazasına şahit olan iş arkadaşları veya diğer tanıklar mahkeme tarafından dinlenir.
- İşverenin beyanı alınarak iş kazasının nasıl gerçekleştiği konusunda işverenin savunması dinlenir.
Kararın açıklanması
- Mahkeme, kazanın iş kazası olup olmadığına dair bir karar verir.
- Eğer mahkeme kazanın iş kazası olduğuna hükmederse, SGK bu karara uyarak işçiye veya hak sahiplerine geçici iş göremezlik ödeneği, maluliyet tazminatı veya ölüm halinde destekten yoksun kalma tazminatı bağlamak zorundadır.

Mahkeme Süreci Ne Kadar Sürer?

İş kazası tespit davaları genellikle 6 ay ile 2 yıl arasında değişen bir süre içinde sonuçlanmaktadır.

Basit vakalarda (SGK’nın itiraz etmediği ve işverenin kazayı kabul ettiği durumlar) süreç 6-12 ay arasında tamamlanabilir.
İşverenin itiraz ettiği ve SGK’nın karara katılmadığı durumlarda ise süreç 2 yıla kadar uzayabilir.

Bu süreçte Karşıyaka avukat desteği almak, davanın hızla ilerlemesi ve işçinin hak kaybı yaşamaması açısından büyük önem taşır.

İş Kazası Tespit Davasının Sonuçları

Mahkemenin vereceği karar işçi açısından büyük önem taşır:

İş kazası tespiti kabul edilirse: İşçi, SGK’dan iş göremezlik ödeneği, maluliyet maaşı ve tazminat alma hakkına sahip olur.
İş kazası tespiti reddedilirse: İşçi, duruma göre itiraz süreci başlatabilir veya üst mahkemeye temyiz başvurusu yapabilir.

7. İş Kazası Sonucu İşçinin ve Hak Sahiplerinin Hakları

İş kazası tespit davası sonucunda mahkemenin kazayı iş kazası olarak kabul etmesi halinde, işçi veya hak sahipleri çeşitli hukuki ve sosyal güvenlik haklarına sahip olur. Bu haklar, işçinin mağduriyetinin giderilmesi ve ekonomik kayıplarının telafi edilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

Bu noktada, Karşıyaka iş hukuku avukatı, iş kazası geçiren işçilerin veya hayatını kaybeden işçilerin yakınlarının haklarını eksiksiz bir şekilde alabilmesi için hukuki destek sağlayabilir.

İş Kazasına Uğrayan İşçinin Hakları

1. Geçici İş Göremezlik Ödeneği (İş Kazası Rapor Parası)

İş kazası geçiren işçi, tedavi sürecinde çalışamaz duruma gelirse geçici iş göremezlik ödeneği (rapor parası) alabilir.

İş kazası sonucu en az 3 gün iş göremez hale gelen işçilere, SGK tarafından günlük kazançlarının %66’sı oranında ödeme yapılır.
İşçi, SGK tarafından yetkilendirilmiş sağlık kuruluşlarından alınan rapor süresi boyunca bu ödeneği almaya devam eder.

2. Sürekli İş Göremezlik Geliri (Maluliyet Aylığı)

Eğer iş kazası sonucu işçi kalıcı bir sakatlık veya maluliyet durumu yaşarsa, SGK tarafından sürekli iş göremezlik geliri bağlanır.

İşçinin çalışma gücündeki kayıp oranına göre %10 ile %100 arasında değişen oranlarda sürekli maaş bağlanır.
İş göremezlik oranı %100 ise tam maaş, daha düşükse orantılı olarak kısmi maaş ödenir.

3. Tedavi ve Sağlık Giderleri

İş kazasına uğrayan işçinin tüm tedavi giderleri SGK tarafından karşılanır.

Hastane masrafları, ilaç giderleri ve tıbbi müdahaleler işçiden herhangi bir ücret talep edilmeden SGK tarafından ödenir.
Eğer işçi tedavi sürecinde protez veya özel medikal cihazlara ihtiyaç duyarsa, bu masraflar da SGK tarafından karşılanabilir.

4. Maddi ve Manevi Tazminat Davası Açma Hakkı

İşçi, iş kazasının meydana gelmesinde işverenin kusurlu olduğunu ispat ederse, işverene karşı maddi ve manevi tazminat davası açabilir.

Maddi tazminat davası, işçinin çalışamadığı süre boyunca uğradığı gelir kaybını ve tedavi masraflarını kapsar.
Manevi tazminat davası, işçinin yaşadığı acı, psikolojik zararlar ve yaşam kalitesindeki düşüş nedeniyle talep edebileceği bir tazminattır.

5. İşe Geri Dönme Hakkı

İş kazası nedeniyle uzun süreli sağlık sorunları yaşayan işçi, işvereni tarafından haksız şekilde işten çıkarılmışsa, işe iade davası açabilir.

İş kazası nedeniyle raporlu olan işçiyi işten çıkarmak yasaktır.
İşveren, işçiyi haksız yere işten çıkarırsa işe iade davası açılarak işçinin tekrar işe alınması sağlanabilir.

İş Kazasında Hayatını Kaybeden İşçinin Yakınlarının Hakları

İş kazası nedeniyle işçinin hayatını kaybetmesi halinde, eş, çocuklar ve bakmakla yükümlü olduğu aile bireyleri SGK’dan ve işverenden çeşitli haklar talep edebilir.

1. Ölüm Geliri ve Dul-Yetim Aylığı

İş kazasında ölen işçinin yakınlarına SGK tarafından dul ve yetim aylığı bağlanır.

Eşine %50 oranında, çocuklarına %25’er oranında maaş bağlanır.
Eğer çocuklar öğrenci ise, erkek çocuklar 25 yaşına kadar, kız çocuklar evlenene kadar yetim maaşı alabilir.

2. Destekten Yoksun Kalma Tazminatı

Hayatını kaybeden işçinin eşi, çocukları, anne ve babası, iş kazasından sorumlu olan işverene karşı destekten yoksun kalma tazminatı davası açabilir.

Bu dava, işçinin yaşasaydı ailesine sağlayacağı ekonomik desteğin karşılanmasını sağlar.
Tazminat miktarı, işçinin maaşı, yaşı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin ekonomik durumuna göre belirlenir.

3. Cenaze Yardımı ve Toplu Ödeme

SGK, iş kazasında vefat eden işçinin yakınlarına cenaze yardımı ve toplu ödeme yapmaktadır.

2024 yılı itibarıyla cenaze yardımı tutarı yaklaşık 3.000-5.000 TL arasındadır.
İşçinin sigorta prim gün sayısına bağlı olarak SGK’dan toplu para ödemesi yapılabilir.

4. Manevi Tazminat Davası Açma Hakkı

İş kazasında hayatını kaybeden işçinin yakınları, manevi tazminat davası açarak, işverenin ihmali nedeniyle yaşadıkları psikolojik zarar için tazminat talep edebilir.

Bu tazminat, aile bireylerinin yaşadığı üzüntü, psikolojik travma ve yaşam kalitesindeki düşüşü karşılamayı amaçlar.
Tazminat miktarı, mahkemenin takdirine ve işverenin kusur oranına bağlıdır.

Hak Kaybı Yaşamamak İçin Hukuki Destek Almanın Önemi

İş kazası sonucunda işçilerin ve ailelerinin tüm bu hakları eksiksiz şekilde alabilmesi için hukuki süreçlerin doğru yönetilmesi gerekir. İş kazalarının SGK tarafından reddedilmesi veya işverenin sorumluluğu kabul etmemesi durumunda, hukuki bilgi ve tecrübe gerektiren süreçler devreye girer.

Bu süreçte, Karşıyaka avukat, işçinin veya hak sahiplerinin:
SGK’dan iş kazası maaşı ve tazminat talep etmesini sağlar.
İş kazası tespit davasını açar ve sonuçlandırır.
İşverene karşı maddi ve manevi tazminat davası açar.
İşçinin veya ailesinin tüm hukuki haklarını korur.

8. İş Kazası Tespit Davasında Karşıyaka İş Hukuku Avukatının Önemi

İş kazası tespit davaları, teknik ve hukuki detaylar içeren, işçinin haklarını doğrudan etkileyen davalardır. İşverenlerin iş kazalarını SGK'ya bildirmemesi, kazanın iş kazası sayılmaması veya tazminat taleplerinin reddedilmesi gibi durumlarla sıkça karşılaşılmaktadır. Bu nedenle, iş kazasına uğrayan işçilerin veya yakınlarının hukuki süreçleri eksiksiz ve doğru bir şekilde yönetebilmesi için profesyonel destek alması kritik bir öneme sahiptir.

Bu süreçte, Karşıyaka iş hukuku avukatı, işçilerin veya hak sahiplerinin haklarını eksiksiz şekilde alabilmesi için süreci baştan sona yöneterek hukuki destek sağlar.

İş Kazası Tespit Davalarında Avukatın Rolü ve Önemi

İş kazası tespit davası sürecinde bir avukatın hukuki desteği olmadan yapılan hatalar, işçinin veya hak sahiplerinin tazminat, iş göremezlik maaşı ve SGK desteklerinden mahrum kalmasına neden olabilir. İş hukuku konusunda uzman bir avukat, davanın her aşamasında önemli bir rol oynar:

İş kazasının SGK tarafından kabul edilmesini sağlamak için delil toplar ve sunar.
SGK tarafından reddedilen iş kazaları için dava açarak işçinin haklarını savunur.
İş kazasının işverenin kusurundan kaynaklandığını kanıtlayarak tazminat davası açar.
Mahkemede işçinin haklarını savunur ve sürecin hızlı ilerlemesini sağlar.
SGK’nın eksik veya yanlış değerlendirmelerine karşı itiraz süreçlerini yönetir.

İşverenler genellikle avukat desteği alarak kendilerini savundukları için, işçilerin de profesyonel bir iş hukuku avukatı ile çalışmaları hak kayıplarının önüne geçmek açısından gereklidir.

İş Kazası Tespit Davalarında Sık Yapılan Hatalar ve Avukatın Önleyebileceği Durumlar

İş kazası tespit davalarında bilinçsiz hareket eden işçilerin veya hak sahiplerinin sık yaptığı hatalar şunlardır:

SGK başvurularında eksik veya yanlış belge sunulması:

SGK, yanlış veya eksik belgeler nedeniyle iş kazasını reddedebilir.
Avukat, başvuru sırasında belgelerin eksiksiz ve doğru şekilde sunulmasını sağlar.

Tazminat davasının yanlış mahkemede açılması:

İş kazası tespit davası yetkili iş mahkemesinde açılmalıdır. Yanlış mahkemeye yapılan başvurular süreci uzatır.
Avukat, doğru yetkili mahkemeye başvuruda bulunarak süreci hızlandırır.

İspat yükümlülüğünün göz ardı edilmesi:

İş kazasının iş ile bağlantılı olduğunu kanıtlayamayan işçiler, SGK veya mahkemeden ret kararı alabilir.
Avukat, tanık beyanları, hastane raporları ve kamera kayıtları gibi delilleri toplayarak iş kazasının ispatını sağlar.

İşverenin baskısı altında kalarak haklarından vazgeçmek:

Bazı işverenler, işçiye tazminat hakkından feragat etmesi için baskı yapabilir.
Avukat, işçinin haklarını koruyarak, işverenin hukuka aykırı taleplerine karşı koymasını sağlar.

İş Kazası Tespit Davalarında Avukatın Sağladığı Avantajlar

Bir iş kazası avukatı ile çalışmak, işçinin tüm hukuki haklarını güvence altına almasını ve sürecin daha hızlı ilerlemesini sağlar.

Tüm hukuki süreçleri yönetir: İşçinin veya ailesinin hukuki detaylarla uğraşmasını önleyerek süreci kolaylaştırır.
SGK ve mahkemeye sunulacak belgeleri hazırlar: Eksik belge nedeniyle hak kaybı yaşanmasını engeller.
Mahkemede işçinin haklarını savunur: İşverenin avukatları karşısında işçinin mağdur olmamasını sağlar.
Tazminat davası açarak işçinin hak ettiği maddi ve manevi tazminatı almasını sağlar.

İş kazası geçirmiş işçilerin veya yakınlarının haklarını eksiksiz bir şekilde alabilmesi için profesyonel hukuki destek alması en doğru seçenektir.

Sonuç: İş Kazası Tespit Davasında Avukatla Çalışmak Şart mı?

İş kazası tespit davaları karmaşık bir süreçtir ve işverenler genellikle sürecin işçi aleyhine gelişmesini sağlamak için hukuki yolları kullanırlar. İşçinin veya yakınlarının hak kaybına uğramaması için iş hukuku konusunda uzman bir avukat ile süreci yürütmesi büyük önem taşır.

Bir iş kazası geçirdiyseniz veya iş kazası nedeniyle bir yakınınızı kaybettiyseniz, Karşıyaka iş hukuku avukatı desteği alarak haklarınızı güvence altına alabilirsiniz.

İŞ KAZASI TESPİTİ DAVASI